Gümüşhane’deki Dipsiz Göl’de ‘define’ söylentisi üzerine yasal izinle başlatılan kazı nedeniyle Dipsiz Göl’ü susuz göle çevirdiler.
Merkeze bağlı Dumanlı Köyü sınırları içerisinde yer alan Taşköprü Yaylası’nda kaynağı ve akarı olmayan göl, doğal güzelliğiyle biliniyordu. ‘Define’ söylentisi üzerine Gümüşhane Valiliği ile Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün izniyle geçen hafta gölün suyu tahliye edilmiş, iş makineleriyle kazı başlamıştı.
Beş gün süren ve herhangi bir bulguya ulaşılamayan kazıda, bölgede bir dönem kalan Roma İmparatorluğu’nun Anadolu’daki dört büyük lejyonu arasında gösterilen ’15’inci Apollinaris lejyonu’nun var olduğuna inanılan hazinesinin arandığı öğrenildi.
Kazı sonucu 12 bin yıllık Dipsiz Göl’ün yok edilmesi, bazı akademisyen ve tarihçilerin tepkilerine neden oldu.
Yaz döneminde başlamıştı
Gümüşhane’de yaz döneminde Sadak köyü sınırlarında bulunan Satala Antik Kenti’nde, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle kazı çalışması yapılmıştı. 15’inci Apollinaris lejyonunun kalesine ait büyük duvar ve yapılar ortaya çıkarılmıştı. Antik kentin, Roma’nın doğudaki en önemli üssü olduğu belirlenmişti.
Prof. Kandemir: 12 bin yıllık değer yok edildi
Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Raif Kandemir, define araması sırasında suyu boşaltılan Dipsiz Göl’ün son buzul döneminde oluştuğunu ve en az 12 bin yaşında olduğunu belirtti.
Kandemir şöyle konuştu: “Dünya üzerindeki buzul göller, son buzul çağından kalmadır ve yaşları 18 bin ile 12 bin yıl arasında değişir. Ülkemizde başta Kaçkar Dağları olmak üzere, dağlarımızın yüksek kotlarında buzul göller bulunur. Böyle kıymetli bir oluşuma, kendi kafalarına göre hiçbir uzmana danışmadan nasıl müdahalede bulunuyorlar? Buzul göller, dünyadaki en temiz sulardır ve küresel ısınmanın konuşulduğu şu günlerde gelecek kuşakların belki de ihtiyaç duyacağı böyle bir kaynak fütursuzca yok edildi. 12 bin yılda oluşan bu gölü nasıl olacak da siz doldurarak eski haline getireceksiniz? 12 bin yıllık bir değer ve ekosistem göz göre göre yok edilmiştir.”
Doç. Düzgüneş: Ekosistem tahrip edildi
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Peyzaj Mimarlığı Bölümü öğretim üyesi doğa koruma alanları uzmanı Doç. Dr. Ertan Düzgüneş de define söylentisiyle gölün boşaltılmasının talihsiz bir olay olduğunu belirterek şunları söyledi: “Dipsiz Göl’ün suyunun boşaltılmasıyla ekosisteme darbe vurulmuştur. 12 bin yıllık veritabanı yok olmuş durumda. Tekrardan buranın suyla doldurulacağı söyleniyor ama doldurulacak su şimdi kullandığımız su. Gölde yapılan tahribatın yarattığı kayıp çok büyük. Bu talihsiz girişim sonucunda alanın turistik değerini konuşmak bence yanlış. Burada ekosistem tahribatı var ve bu ekosistem geri dönülemez biçimde yok olmuştur. Tekrardan doldurulduğu taktirde 12 bin yıllık belleği geri kazanabilecek miyiz? Kazanamayacağız. Dolayısıyla kendi kendini rehabilite edebilir mi? Bu da onlarca veya yüzlerce yıl sonra görülebilir.”
Doç. Eruz: Darmadağın edildi
KTÜ Deniz Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi ve Doğal ve Tarihi Değerleri Koruma Derneği Başkanı Doç. Dr. Coşkun Eruz ise Dipsiz Göl gibi bir hazineye müdahale etmeden önce, altından çıkabilecek herhangi bir insan ürünü hazineden önce muhteşem ekolojik hazinenin düşünülmesi gerektiğini söyledi.
Eruz şöyle devam etti: “Böyle bir alanda, bilim insanı olarak bizler araştırma yapabilmek için en az beş kurumdan herhangi bir şekilde müdahalede türlerin zarar görmeyeceğini, ekosisteme zarar verilmeyeceğini ve elde edilen sonuçları da raporlarla ilgili kurumlara sunmak suretiyle izin alabiliyoruz. ‘Hazine var’ denilerek böyle bir ekolojik varlığı darmadağın etmek çok yazık oldu. Bölgemizin tarihi açısından çok kötü oldu. Böyle bir değeri kaybettik. Dipsiz Göl’ün tahrip edilmesi ulusal kayıp. Dipsiz Göl’de define olması mümkün değil. Böyle bir cehalet olamaz. Bugünkü çağda dahi zorla boşaltılan bir gölü ya da yararak boşaltılan bir göl alanının, nasıl altına bir şey gömüp üstüne suyla doldurdular? Bunu anlamak, böyle bir şeyi düşünmek, kabul etmek bilime, hukuka, insanlığa çok da yaraşır bir durum değil. Yazık ettik o göle.”
Vatandaşlar da tepkili
Gümüşhaneli Mahmut Demir: “Bence böyle bir kazıya gerek yoktu. Tabiatı korumak gerekiyor. Hazine olup olmadığı kesin de değil. Böyle bir kazıya müsaade edilmesini doğru bulmuyorum. Tabiat varlıklarının korunması gerekir diye düşünüyorum” dedi.
Osman Özlü: “Doğal güzelliğin bozulmaması lazımdı ve kazıya gerek yoktu. Doğal güzellik bir kere bozuldu. Gölü ne kadar eski haline getirmeye çalışsan da eski haline gelmesi zor. Bu tarz bir izne de gerek yoktu. Kırılan testi aynı yerine gelmez.”
Haber: Diken
14.11.2019