Son beş yılda Türkiye’de odun üretiminde yüzde 80’lere varan artış yaşandı. Yıllardır orman kesiminin yapıldığı Artvin’de ise kesimlere karşı halkın mücadelesi sürüyor.
Önceden devlet korurdu, bize kestirmezdi. Şimdi ormanları biz devletten koruyoruz ama baş edemiyoruz.” Şavşat’ın Kocabey Köyü’nden 86 yaşındaki emekli komiser Nihat Bilgin’in dediği gibi ormanı için geliyor insan Artvin’e. Ormanı için geliyoruz köylerimize. Köylerden kamyon kamyon giden, köy yollarında kesilip kamyona yüklenen veya yol kenarlarına bırakılmış tomruklarla karşılaşmak için değil.
AK Parti ve MHP hariç siyasi parti temsilcileri, Artvin Belediye Başkanı Demirhan Elçin ve STK’lar, ortak imzayla 7 Temmuz’da Artvin Orman İşletme Müdürlüğü’ne ‘orman kesiminden orman kıyımına’ diyerek kesimlerin durdurulması için dilekçe verdiler. Henüz dilekçeye cevap verilmedi. Kamuoyunu bilgilendirmek için hazırlanan yazıda ilde yıllara göre yapılan toplam odun üretimi miktarı yer alıyor. Buna göre; 2015’de 195 bin 158 metreküp, 2017’de 438 bin 600 metreküp, 2018’de 395 bin 560 metreküp, 2019’da 391 bin 409 metreküp, 2020’de 332 bin 328 metreküp, 2021’de 362 bin 952 metreküp odun üretimi yapılmış.
Türkiye Ormancılar Derneği’nin hazırladığı “Türkiye Ormancılığı: 2022” kitabında yer alan verilere göre ise yalnızca 2017-2021 yılları arasındaki beş yıllık dönemde endüstriyel odun üretiminde yüzde 78,7, yakacak odun üretiminde yüzde 25,9 ve toplam odun üretiminde yüzde 69,5’luk bir artış yaşanmış. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bu yıl ihracatın ilk 3 kaleminde ilk 2 sırayı maden ve orman ürünü yani kütük olduğunu açıkladı.
‘YURT İÇİ VE YURT DIŞI TALEP ARTTI, TALEBİ KARŞILIYORUZ’
Neden odun üretimi arttı? Bu sorunun yanıtını Şavşat Orman İşletme Müdürlüğü yetkilisi, “Her sene talebe göre üretim yapılıyor. Odun üretiminde bu sene yurt içi ve yurt dışı talep arttı, talebi karşılamak zorundayız. Ülke ekonomisine katkı sağlıyoruz” sözleriyle vermiş oldu.
Orman kesimlerini sorduğumuz yetkili, önce ormanlarda bakım çalışması yapılması gerektiğini, 2041 yılına kadar nerede odun üretimi yapılacağının belli olduğunu söylese de yıllardır süren odun üretiminin ülkeye ‘gelir kaynağı’ olduğunu ifade etti. Ya da müteahhitlere? Yetkili, henüz kesim yapılmayan köylerde de kesimlerin başlayacağını ekledi.
‘ARTVİN HALKI ORMAN KIYIMININ ‘ÖLÜM’ DEMEK OLDUĞUNU BİLİYOR’
Kesilen ağaçlar nereye gidiyor? Her ilde görülen ormansızlaştırılmayı Artvin özelinde, kentte orman mücadelesi veren insanlarla konuştuk.
Ormanların 748 bin hektarlık kısmı madencilik, enerji, turizm yatırımlarına açılarak yok ediliyor. Artvin ormanlarında ağaç kesimi yaklaşık 2,5 katına ulaşmış. Yeşil Artvin Derneği Başkanı Neşe Karahan, Artvin genelinde Şavşat, Ardanuç, Borçka ilçelerinde ağaç kesimine yönelik çok duyum aldıklarını söyledi. Karahan, kendisinin denk geldiği bir kesimi şöyle aktardı:
“Bu sene korkunç derecede orman kesimi olduğunu biliyoruz. Merkezde iki kamyon tomruk götürüyorlardı. ‘Nereden geliyor bu kesim?’” diye sordum. “Kalburlu Köyü’nün orman yolunun bakımı” dediler. Kurumuş, böceklenmiş ağaçlar değil tamamen sağlam ve kalın ağaçlar. Devlet farkında olmasa da Artvin halkı orman kıyımının bu coğrafyada sel, heyelan, ölüm demek olduğunu tecrübeleriyle biliyor.”
‘AĞAÇLARIN BİR KISMI BİYOKÜTLE ENERJİ SANTRALİ’NE GİDİYOR’
Karahan, kesilen ağaçların bir kısmının bu yıl Murgul’da faaliyete geçen orman atığı ile enerji üretiminin yapıldığı Arten Biyokütle Enerji Santrali’ne gittiğini söyledi. “Elbette ormancılık açısından kesim olacak ama aşırı bir kesim olduğunu herkes görüyor artık” diyen Karahan, kentteki olumsuz durumu şu sözlerle anlattı:
“Barajlar, HES’ler, maden ocakları, dere ıslahları, orman kesimi, yeşil yol… Orman kesiminin ötesinde Yusufeli bir felaketi yaşıyor. Biyokütle enerji santralimiz eksikti, onu da kurdular. Köy muhtarları meyve ve sebzenin eskisi gibi olmadığını, bütün verimli arazilerin yok edildiğini söylüyor.”
‘BİNLERCE AĞACI KESMİŞLERDİ, AĞLAYACAĞIM GELDİ’
Ardanuç’taki orman kıyımını Tüm Emekli Sen Ardanuç Şube Başkanı Azmi Yavuz’dan dinledik. İlçede orman kesiminin yıllardır yapıldığını söyleyen Yavuz, İlçe Orman İşletme Müdürlüğü’nün verdiği bilgeye göre bu yıl kesimin 100 bin metreküpü aşacağını belirtti.
İlçede orman kesiminin durdurulması için köylerden imza toplanıp Orman İşletme Müdürlüğü’ne teslim edildi. Gelen cevap yazısında ise önceden tespit edilen miktarda ağaç kesiminin yapıldığı söylendi. Her yıl gittikçe artan bir şekilde ağaç kesimi değil katliama tanıklık ettiklerini ifade eden Yavuz, “Soba borusu kalınlığında binlerce ağacı kesmişlerdi. Ağlayacağım geldi. Kendi hayvan otlattığım yerde ağaçlar yok şimdi. Bu resmen kıyım” diye konuştu.
‘ORMANLARI MÜTEAHHİTE PEŞKEŞ ÇEKMİŞLER’
Yavuz, dikili kesim denilen bir yöntemle Orman İşletme Müdürlüğü tarafından bazı bölgelerin müteahhitte verildiğini aktardı: “Hepsi birbirleriyle içli dışlı zaten. Binlerce ağacın olduğu bölgeyi alıyor müteahhit, tamamıyla kesiyor. Orman İşletme Müdürlüğü, bize ‘ihtiyaçtan dolayı’ diyor. İhtiyaçtan dolayı olsa kurum kendisi yapar, neden müteahhite veriyorsun? Yani müteahhite peşkeş çekmişler ormanları. Olan doğaya oluyor. Sadece ağaç değil, bu ormanlarda yaşayan yaban hayvanları da kalmadı artık.”
Köylerde özellikle kadınların ormanlarda yapılan kesimlere karşı duyarlı olduğunu söyleyen Yavuz, “Köylüler ‘Ormanlarımızı kurtarın’ diyorlar. 83 yaşındaki bir nine elime sarılıyor. Dertlerini anlatacakları bir merci yok. Gerekirse işi açlık grevine kadar götüreceğiz. Önümüzdeki dönemde mücadele çetin olacak” dedi.
‘ORMANSIZ YURT, YURT DEĞİL’
Emekli olduktan sonra, 30 yılını Şavşat’ın Kocabey Köyü’nde geçiren 86 yaşındaki Nihat Bilgin, “Artvin’de hiç orman kesilmemeli” diyor. Bilgin nedenini ise şöyle aktardı: “Devletin ihtiyacı dahi olsa Artvin ormanlarının kesilmesinin barajlardan dolayı büyük zararı vardır. Bir avuç toprak. Ağaçları kestiğin zaman toprak kayıyor. Selleri görüyoruz. Yağmur yağdığı zaman kıpkırmızı toprak gidiyor. İklim değişikliğine sebep oluyor. Meyve ağaçları bile etkileniyor. Kuraklık, ormanların azalmasından dolayı oluyor. Orman demek yurt demek. Ormansız yurt, yurt değil.”
Balkonundan görünen ormanlarda yol yapımı nedeniyle ağaç kesimi yapılmış. İtiraz ederek kesimi durdurmuşlar. Orman kesiminin yasak olduğu Karagöl Milli Parkı ile kesime izin verilen yerlerin arasındaki fark görülüyor. “Şu güzelim ormanlarımızı Allah hükümetimizden korusun” diyen Bilgin, inşaat ve palet fabrikaları nedeniyle oduna ihtiyaç duyulduğunu, Van’dan, Diyarbakır’dan gelen müteahhitlerin kontrolsüz kesim yaptığını söyledi: “Bir ağaç kesiyorlar 50 ağaç gidiyor. Ormanın içine gittiğin zaman ağlarsın.”
‘KÖYLÜLER DİLEKÇE VEREREK KESİMİ DURDURABİLİRLER’
Bilgin, köy muhtarı ve köylünün isteğiyle dilekçe vererek kesimin durdurulabileceğini aktardı: “Eskiden köy muhtarı, 200-300 kişi kazma kürek gider, ‘defolun’ diye kovardık. Çeker giderlerdi. İtiraz olunca çekiniyorlar. Laşet’te yapılacak HES için ihaleye çıkılmıştı, köy itiraz etti, toplandı. Vazgeçtiler.”
‘ORMAN PERSONELİ BİLE KESİMLERE İSYAN EDİYOR’
Artvin’de yaşayan ve orman kesimleri üzerine çalışmalar yapan gazeteci Sami Özçelik, orman personelinin gazetecileri arayarak isyan ettiğini anlattı. “Ne yazık ki dünyanın iliğini sömüren çarpık kapitalist sistem, ‘Gölgesini satamayacağım ağacı keserim’ diyor! Bugün yaşanan tam da budur” diyen Özçelik, şöyle konuştu:
“Adını vermeden biz gazetecileri arayarak, ‘Kalkın orman kesim alanlarını gezin, katliamları yerinde görün. Biz ormanlarımızı korumak için devletten maaş alıyoruz. Ama ormanları korumayı bırakın, orman katliamcılarını koruyoruz’ diyor. Hükümet para için dikili kesim yöntemi ile masa başından orman kesimini ihaleye çıkarıyor. Korkunç ve kontrolsüz bir orman kesimi yaşanıyor.”
‘BÖYLE BİR ORMAN İÇİN EN AZ 200 YIL BEKLERİZ’
2012 yılında Cerattepe için dönemin Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın, “Allah Karadeniz’e güzellik vermiş. Ama altına da bu madenleri yerleştirmiş. Biz hesap yapacağız, hangisi daha faydalı ise onu tercih edeceğiz” dediğini hatırlatan Özçelik, ilde sit alanları ve milli parklar dahil ormanların yüzde 70’inin madenlere açıldığını kaydetti. Ormanın sadece bir ağaç topluluğu değil, milyonlarca makro, mikro canlıların da yaşam alanı olduğunu dile getiren Özçelik, “Bu ağaçlar orman olabilmek için asırlarca beklemiş. Bu şekilde orman kesilirse böyle bir orman için en az 200 yıl bekleriz. Artvin’de coğrafyanın dik ve sarp olması nedeniyle ormanların değeri daha da artıyor. Bu yüzden Artvin’de “Yasak Orman”, “Koruluk” gibi kutsanmış orman bölgeleri oluşmuş. Bu ormanlara izinsiz kimse giremez. Ağaç kesemez. Bu yazısız o yöre insanının koyduğu hayati bir kuralken, maalesef bu ormanlar bile kesime açıldı” diye konuştu.
Haber: GazeteDuvar / Pelin Akdemir
22 Ağustos 2022