İkizdere’de taş ocağına karşı açılan davada hazırlanan bilirkişi raporuna göre, taş ocağı izni için Bakanlığa sunulan proje tanıtım dosyasında tozlanma, fauna ve flora bakımından eksiklikler mevcut.
Rize’nin İkizdere ilçesi Cevizlik Köyü’nde, Cengiz İnşaat tarafından yapımına devam edilen taş ocağına karşı “yürütmeyi durdurma” talebiyle açılan davada, Bilirkişi Heyeti tarafından hazırlanan 60 sayfalık rapor Rize İdare Mahkemesi’ne sunuldu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın proje için verdiği “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değil” kararına karşı yöre halkı “yürütmeyi durdurma” davası açmıştı. Rize İdare Mahkemesi’nin 17 Ağustos 2022’de davayı reddetmesinin üzerine yurttaşlar, Danıştay’a başvurmuş, Danıştay ise idare mahkemesinin kararını 20 Aralık 2022’de bozarak, yeniden duruşma görülmesine karar vermişti.
Mahkemeye sunulan bilirkişi raporunda taş ocağı sahasının tamamının ormanlık alan olduğu, alanın 500 metre uzağında Gürdere Köyü, 970 metre uzağında ise Cevizli Köyü’nün olduğu vurgulandı.
Proje tanıtım dosyasında ocaktan çıkan taşların taşınması için 20 kamyon kullanılacağına dikkat çekilen raporda, “Üretim miktarına ve taşınacak mesafeye bakıldığında belirtilen kamyonların saatlik üretimi taşıyabilecek kapasitelerinin olmayacağı anlaşılmaktadır. Bu durumda daha fazla kamyon çalışması ile birlikte daha fazla emisyon daha fazla toz oluşumun meydana geleceği ortadadır. Yapılan modellemelerde kullanılacak araçlar sınırlı sayıda alınmış olup bütün değerler sabit tutularak modelleme çalışmaları yapılmıştır. Oysaki geniş yüzey alanında yapılacak çalışmalar, 1 saatlik dilimde yaşanacak kamyon trafiği ile bu kamyonların yüklenmesi, nakliyesi ve yapılacak patlatmalar neticesinde kullanılacak toz bastırma sisteminin verimli çalışamayacağı söz konusudur” denildi.
FLORA VE FAUNA YÖNÜNDEN EKSİKLİKLER
Geçimlerini çaycılık ve arıcılık ile sağlayan yöre halkının kendi ihtiyaçları için sebze tarımı ve hayvancılık yaptığı da belirtilen raporda, “Proje tanıtım dosyasında (PTD) tarım alanları ve arıcılık lokasyonları özelinde yayılan tozlanma etkileri dikkate alınmamış ve bu alanlar özel bir araştırma ve değerlendirme yapılmamıştır. PTD raporunda çalışma sürelerinin kaç gün olduğuna yer verilmemiştir. PTD Raporu incelendiğinde; faunistik ve floristik araştırmaların botanik alanında yetkinliği olan araştırmacılar tarafından yapılmadığı ve floristik saha gözlemlerinin vejetasyonun en yüksek olduğu bir mevsimde (yaz) gerçekleştirilmiş olması, alanın floristik yapısını belirleme açısından oldukça önemlidir. Floristik ve Faunistik çalışmalarda yeterli kaynak araştırmasının yapılmadığı, bu nedenle literatürün çok zayıf olduğu belirlenmiştir” tespitlerinde bulunuldu.
REFERANSLAR 30 YIL ÖNCESİNE AİT
Raporda, maden sahası ve çevresiyle ilgili yapılan jeolojik, hidrolojik ve hidrojeolojik incelemeler için verilen referansların yaklaşık 30 yıl öncesine dayandığı da kaydedildi.
Bu duruma ilişkin ise şu değerlendirmelerde bulunuldu: “PTD Raporu projede öngörülen faaliyet için hazırlanan raporun içeriğinin kısmi konu başlıklarının içeriğinde eksik olması ve bu konularda etkilerin tam olarak değerlendirilmediği. Özellikle bu konuların; patlatma hesaplamaları hariç toz modellemesinde sadece rüzgar analiz değerlerinin yapılmadan kullanılması, toz modellemeye bağlı sadece kontrollü şartların dikkate alınması ve toz modellemede kontrolsüz şartların değerlendirilmediği, tarım alanları ve arıcılık lokasyonları özelinde yayılan tozlanma etkileri dikkate alınmadığı ve bu alanlar özelinde bir araştırma ve değerlendirme yapılmadığı, ÇED alanı hesaplamalarında kısmi taşmaların olduğu kanaatindeyiz.
Evrensel – 22.11.2023