Kumru’da taş ocağına tepki devam ediyor

Ordu Kumru Güneycik Mahallesi’nde Kumru Belediyesi ve özel bir şirketin işlettiği taş ocağı için mahalleliler, “Huzurumuz, güvenliğimiz kalmadı” diyerek tepki gösterdi.

Kumru Güneycik Mahalleliler tepkilerini kamyonun yolunu keserek gösterdikten sonra toplantı düzenleyerek neler yapabileceklerini değerlendirdiler. Yapılan toplantıya Ordu Çevre Derneği yöneticileri de katılarak destek verdi.

Su kaynaklarımız tehdit altında

Güneycik halkından Hasan Eğlenceoğlu sularının tehdit altında olduğunu belirterek, “Su kaynaklarımız yok ediliyor. Güneycik Mahallesi’nin ortasında bulunan iki taş ocağı olarak kullanılan alanın tamamı kaynak sularımızın beslendiği yer olup, herhangi bir çalışma sırasında oluşan tozlar yağmurlu havalarda içme suyumuza karışıyor. Taş ocağı olarak kullanılan yerin hemen yanında su depolarımız bulunmaktadır. Sular aşırı derecede kirlenmektedir.” dedi.

Davalarla uğraşıyoruz

Murat Ankara da, “Taş ocağına açılan bir davamız oldu. Kazandık. Ancak ruhsat alanı içinde başka bir yer için de ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı çıkarılmış ama çalışmayı davayı kazandığımız yerde devam ettiriyorlar. Yani hukuksal olarak kaçak çalışma yapıyorlar. Davalar devam ediyor, hukuksal olarak da engel olmaya çalışıyoruz.” dedi.

Öğrenciler tehlikede

Yusuf Çalparmak ise, okulun yol kenarında olması nedeniyle öğrenciler için korktuklarını söyleyerek, “Okul yol kenarında, kamyonlar tehlike yaratıyor. Servislerle gelen öğrenciler var. Gürültü ve toz etkili oluyor. Okul saatinde gelen giden kamyonlar servislerin okula geç gelmesine neden oluyor. Denetimsiz kamyonların üzeri açık, fazla yükleniyorlar, hızlı gidip geliyorlar. Yollarımızda çok sayıda viraj var, tehlike yaratıyorlar. Taş ocağını istemiyoruz.” dedi.

Çamaşır bile asamıyorum

Bakkalı olan Mine Sanar da, “Taş ocağından çok zarar gördüm. Bakkalım ve evim yolun kenarında. Tozdan işyerimi açamıyorum. İşyerimde ve evimde sürekli toz alıyorum. Bakkaldan öğrencilerin alışverişi tehlikeli oluyor. Çamaşır bile asamıyorum. Sebzelerimden yararlanamıyorum. Üzerleri toz tabakasıyla kaplanıyor. Çok zarar görüyorum. Taş ocağı istemiyorum.” dedi.

Taşocağı evime bitişik

Abdullah Emik ise, 1988 yılından bu yana huzursuz olduğunu belirterek, “Taş ocağı ile evimin arası en fazla 3 metre. Çok zarar gördüm. Korku içinde yaşıyorum. 1988 yılından bu yana tehlike devam ediyor. Evim, hayvanlarım zarar gördü. Ev halkı da moral olarak etkileniyoruz.” dedi.

Hukuksal olarak her yolu deniyoruz

Mahallelilere hukuksal destek sağlayan Avukat Cihan Kadıhüseyinoğlu, “Burası için hukuksal girişimlerimiz oldu. Kaymakamlığa, jandarmaya, savcılığa başvurularımız oldu. Ruhsat iptali için daha önce dava açılmış zaten, Danıştay’dan son karar bekleniyor. Mahalle halkı, haklı olarak tepki gösteriyor. Taş ocağını istemiyorlar. Halk huzursuz. Şu an şirketin çalıştığı yer mahkemenin ÇED’i iptal ederek çalışmayı durdurduğu yer. Yeni ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı aldıkları yer değil. Usulsüzlük var. Bu konuda da girişimlerimiz var.” dedi.

Desteğimiz sürecek

Halkın çağrısı ile Güneycik Mahallesi’ne geldiklerini belirten Ordu Çevre Derneği Başkanı Gül Ersan, “Yerleşim yeri ile neredeyse iç içe olan bu taş ocağı zaten mahkemece iptal edilmiş; nasıl oluyor da hâlâ çalışabiliyorlar? İlgili kurumlara dilekçeler verilmiş ama değişen bir şey olmamış. Şirket, Valiliğe müracaat ederken yerleşim yerinden daha uzakta bir yeri göstererek onay almış, bu durumu bilen ilgili müdürlükler ise şirketin çalışmalarına göz yumuyor. Bu haksızlığı ve hukuksuzluğu herkese duyurmak bizim görevimiz. Çalışmanın durması için mücadele eden Güneyciklilere her zaman destek olacağız.” dedi.

http://gazeteokuyorum.org
28.09.2017

Diğer Yazılar