Hemşin’de HES’i ‘dirilten’ imzayı şirketin ortağı bakanlık memuru atmış

Hemşin’de Dikmen I-II HES projesini iptal eden yerel mahkeme kararını bozan Danıştay, bu kararı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda çalışan memurun, ortağı olduğu şirket adına ‘temsil yetkisiyle’ imzaladığı belgeye dayanarak almış.

Hemşin’de Büyükdere ve Pazar Çayı üzerine kurulması planlanan Dikmen I-II regülatörleri ve HES projeleri hakkında, Rize Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir’ kararı vermiş, Rize İdare Mahkemesi bu kararı Aralık 2008’de bozmuştu. HES şirketinin yeniden başlattığı başvuru süreci neticesinde bu defa Çevre ve Şehircilik Bakanlığı projeyi onaylamış ve 2014’te ‘ÇED Olumlu’ kararı vermiş, Rize İdare Mahkemesi bu kararı da 2016’da iptal etmişti.

Danıştay 14. Dairesi, yerel mahkeme kararına esas teşkil eden bilirkişi raporunu yetersiz bularak yerel mahkeme kararını bozunca HES projesinin önündeki engeller bir kez daha kalkmıştı.

 

Geçen ay Diken’de yer alan haber aracılığıyla, HES projesini planlayan Şaraksel Elektrik Üretim A.Ş. ile Şarak Elekrik Üretim A.Ş.’nin kurucu ortağının, çevre projelerinin onay ve denetim makamı Rize Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nde çalışan Abdül Muhsin Akarsu isimli bir memur olduğu ortaya çıkmış, bu çıkar çatışması geniş yankı bulmuştu. Yerel mahkemenin iptal ettiği projeyi hayata döndüren Danıştay’ın bu kararını almasını sağlayan belgede de Akarsu’nun imzasının olduğu anlaşıldı.

Aradan geçen sürede Hemşinliler HES’e karşı koymak için Hemşin Vadisi Dayanışması’nı kurdu, Hemşin’deki 12 köy ve mahalle muhtarı ile ilçedeki farklı siyasi partilerin yöneticileriyse hazırladıkları ortak bir bildiriyle HES projesine itiraz etti.

HES’e karşı tepkiler sürerken, projeyi planlayan şirket ve şirketin ortağı Akarsu’yla ilgili, HES projesinin ÇED raporuna girdiği, 2017’deyse Danıştay’ın projenin önünü bir kez daha açmasına yol açan bir belge, HES projesinin çok geçmeden iptal olmasını sağlayabilir.

Zira 2007 tarihinde HES şirketi Şaraksel Elekrik Üretim A.Ş. ile Karadeniz Mıcır Sanayi isimli bir şirket arasında imzalanan, HES projesinin inşaatı sırasında ortaya çıkacak hafriyatın nasıl değerlendirileceğine ilişkin 20 Eylül 2007 tarihli sözleşme metninde, Şaraksel Elektrik Üretim A.Ş. adına şirket yetkilisi olarak Akarsu’nun imzası bulunuyor. Metin HES projesinin ÇED raporunda, ‘Ek-1.9. Karadeniz Mıcır San. ve Tic. Ltd. Şti. ile yapılan sözleşme’ başlığıyla yer alıyor.

İmza var, soruşturma nerede?

Akarsu’nun ÇED raporuna sunulan sözleşmede şirketi temsilen imzasının bulunması, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na aykırı eylemi de kanıtlar nitelikte. Kanunun 28’inci maddesinde, “Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar” deniyor.

Mart ayındaki haberlerin ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı veya Rize Valiliği Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, memur Akarsu’nun Hemşin’e HES yapmayı planlayan şirketin ortağı olmasıyla ilgili açıklama yapmazken, Akarsu hakkında herhangi açılmış herhangi bir soruşturma hakkında bilgi vermedi. Ancak Hemşin’de temaslarda bulunan Rize valisi, Hemşinli yurttaşlara, konudan haberdar olduğunu belirtti.

Danıştay iptal kararını, memurun imzaladığı belgeye dayandırmış

Öte yandan Akarsu’nun şirket adına imzaladığı sözleşme, HES projesi önündeki yasal engelleri kaldıran Danıştay kararına da dayanak oluşturmuş. Rize İdare Mahkemesi 30 Aralık 2016 tarihinde, Dikmen I-II regülatörleri ve HES projesi hakkında verilen ‘ÇED Olumlu’ kararını iptal ederken bilirkişi raporunu esas almıştı.

Bilirkişi raporundaysa HES projesinin inşaat sürecindeki hafriyat atıkları konusunda belirlenen yönetim planının uygulanabilirliğinin bilimsel esaslardan uzak olduğu belirtiliyordu. Yerel mahkemenin bu kararını bozan Danıştay 14. Dairesi, hafriyat konusunda bilirkişi raporunda eleştiriler yer almasına karşın, bu konunun ÇED raporunda sunulan ‘Ek-1.9.’ başlıklı sözleşme uyarınca çözüleceğini ileri sürdü.

‘ÇED Olumlu kararına esas ÇED raporunun hatalı veya eksik olduğunu ortaya koyabilecek mahiyette somut ve teknik veriler olmadığını’ ifade eden Danıştay, yerel mahkemenin iptal kararını bozdu ve Hemşin’de yapılması planlanan HES projesi tekrar yürürlüğe girmiş oldu.

Danıştay’ın bozma kararında atıfta bulunduğu ‘Ek.1.9.’ başlıklı sözleşme ise Akarsu tarafından imzalanmış belgeden başkası değil.

Haber: Doğu Eroğlu/Diken
27.04.2018

Diğer Yazılar